Puma
  1. Anasayfa
  2. Yırtıcı Hayvanlar

Puma

Puma Genel özellikleri,

0

Puma

Puma Dağ aslanı veya kugar, Kuzey ve Güney Amerika’da yaşayan; kedigiller (Felidae) familyasından yırtıcı bir hayvan türüdür. Bu büyük ve yalnız dolaşan kedi kuzeyde Kanada’nın Yukon bölgesinden güneyde And Dağları’nın güneyine kadar oldukça geniş bir alanda yaşar. Bulunduğu çevreye uyum sağlayabilen puma, Amerika kıtasındaki belli başlı her habitatta yer alır. Aşırı avlanma ve doğal yaşam alanlarındaki insan yerleşmeleri sonucu tarihi olarak bulundukları bölgelerde sayıları azalmıştır. Bazı alanlarda son zamanlarda yapılan koruma çalışmaları ile popülasyonlarının arttığına rastlanmıştır.

Çok geniş bir alana yayılan Puma değişik habitatlarda çok çeşitli renklerde ve cüssededir. Amerika kıtasında Jaguar’dan sonra ikinci en büyük kedi olan puma, kaplan, aslan Jaguar ve leopar dan sonra Dünya’nın en büyük beşinci kedisidir. Kuzey Amerika’daki pumalar tropik leoparlardan daha da büyük olsa bile puma kükreyemediği için Panthera cinsi içinde değil de Puma cinsi içinde sınıflandırılır.

Hem pusu hem de takip avını yapabilen pumanın avları da epey çeşitlidir. Ana besini geyiktir fakat aynı zamanda fare, tavşan, evcil kedi ve köpek, alpaka, sürü hayvanlarını da avlar. Sürekli olarak saklanan bir kedi olan Puma insanlardan uzak durur fakat çok nadir de olsa insanlara saldırdığı görülmüştür.

Puma adı Güney Amerika’nın yerli dillerinden olan Quechua diline dayanır. Bulunduğu bölgelerde çok sayıda başka adla da anılır. Nahuatl dilinde mizitli, Tupi-Guarani dilinde de sucu arana denir. İngilizcesi cougar olan ve bu dilde kırka yakın farklı adlar verilen pumanın, yerel adlarının bir kısmı Türkçeye şöyle çevrilebilir: panter, Amerikan aslanı, Meksika aslanı, Florida panteri, gümüş aslan, kızıl aslan, kızıl panter, kızıl kaplan, kahverengi kaplan, geyik kaplanı, hayalet kedi, dağ çığlıkçısı, Yerli şeytanı, sinsi kedi, kral kedi, ve boyalı kedi.

Kuzey Amerika’da özellikle ABD’de konu içinde yerel türlerden söz edildiğinde panter puma anlamında kullanılır. Güney Amerika’da ise panter, jaguarın benekli ve siyah türleri için kullanılır.

Aslında aslan, kaplan gibi büyük kediler ile yakın akraba olmayıp daha çok küçük kediler sınıfına girse de, en büyük kedilerden biridir. Omuz yüksekliği 70 santimetre civarındadır. Boyu erkeklerde 180, dişilerde 150 santimetreyi bulur ve bunlara ek olarak 66 ile 78 santimetre arası uzunluğunda bir kuyruk gelir. Erkekleri 100 kilogram ağırlığa ulaşırlar, dişileri ise istisnalar dışında 50 kilogramdan fazla çekmez. Ekvator çevresinde yaşayan pumalar, türlerinin en küçükleri olup, kutuplara doğru gidildikçe büyüklük artar.

Postu kısa, tüyleri sık, rengi ise değişkendir. Sıklıkla sarımsı kahverengi ya da gümüş-gri olurlar. Gırtlak kısmı ve göğsü her zaman beyaza çalar. Alt bölümdeki tüyler daha soluk renklidir. Kulakları küçüktür ve uçları siyahımsı tüylerle kaplıdır. Küçük kulaklarına rağmen iyi işitir. Burnu ise siyah renktedir. Yeni doğanlar lekeli olup bu lekeler puma 9 aylıkken solmaya başlar 24 veya 30 ay sonrasında tamamen yok olur. Leoparlardaki gibi melanizm belirtisi göstermez.

Pumanın ön pençelerinde dört, arkada ise üç parmağı vardır. Pençelerinin büyük olması, yere sağlam basmasını sağlar. Bu yüzden yaklaştığını fark etmek zordur. Pençe tırnaklarını içeri çekebilir. Çok çeviktir ve kuvvetli şekilde sıçrar. Dört metre yükseğe ve on metre kadar uzağa sıçrayabilir.

Bu hayvanlar çok geniş yelpazede, cinsiyetler arasında ayrılan, farklı sesler çıkarırlar. Bununla birlikte hakiki büyük kedilerden farklı olarak bu sesler arasında kükreme sesi yoktur. Truman Everts gibi Kuzey Amerikalı araştırmacılar Puma çığlığını insanınkine benzer olarak tarif etmişlerdir.

Pumalar; vahşi hayatta 12 ile 13 yaşa kadar ulaşırken, esaret altında 21 yaşını bulabilirler.

Pumalar önceleri tüm Kuzey ve Güney Amerika’da dağılmışlardı. Her iki kıtaya dağılmış olan diğer hiçbir memeli hayvan ile mukayese edilemeyecek geniş bir alana yayılan, dağılım bölgesine sahiptiler. Alanları, kuzeyde Kanada’dan, Orta Amerika üzerinden Patagonya’nın güneyine kadar uzanıyordu. Bugün varlıkları zayıflamış ve insanlar tarafından az yerleşilmiş bölgelere indirgenmiştir. Pumalar ABD’de neredeyse yok edilme dalgaları sonucunda, Kayalık Dağları’nda , güneybatının çöl ve yarı çöllerinde, Florida’nın Everglades bataklıkları çevresinde kalmışlardı. Alaska ve Kuzey Kanada’da hiç bulunmadılar, ancak Avrupalı yerleşimcilerin gelmesinden önce yaşam alanları kuzeye doğru genişletmeye başlamışlardı. Koruma tedbirleri sonucunda yayılma alanları tekrar genişleyen pumalar, ABD’nin batısındaki bazı bölgelerde, şehirlere yaklaşmaktan da artık çekinmemektedirler.

Bozkırlar, ılıman ve tropik ormanlar, yarı çöller ve yüksek dağlar bu kediler için habitat oluşturur.

Pumalar gündüzleri görünseler de genelde gece hareket ederler. Sıcak ya da soğuk her türlü iklimde yaşayabilirler. Erkek puma dişiye oranla daha uzun mesafe yol alabilir. Dişiler 20 mili geçmezken, erkekler 30 mil katedebilir. Avlanma sahası ise geniş olup 100 mili kareye kadar ulaşabilir.

Pumalar hemen hemen her büyüklükte memelileri avlarlar. Geyik, Amerika antilobu gibi iri hayvanlar ile birlikte fare, sıçan, sincap, kokarca, Rakunlar, samur gibi küçük hayvanlar menülerini oluşturur. Ayrıca koyun ve genç sığır tarzında evcil hayvan sınıfındaki canlılarıda avlayabilirler. Bununla birlikte koyota, vaşak gibi yırtıcı hayvanlar da pumalar tarafından avlanabilirler. Memeli hayvanların yanında kuş ve bazı bölgelerde balıkta yemektedirler.

Büyük bir hayvanı avlamak için puma önce usulca sokulur. Kısa mesafeden avının sırtına atlar. Omuriliğini kuvvetli bir ısırık ile kopararak öldürür.

Pumalar yalnız dolaşan hayvanlardır. Yalnızca, genelde Kasım ile Haziran arasında olan çiftleşme zamanında, en fazla 6 gün için bir araya gelirler. Dişiyi, yavruları doğurmadan birkaç hafta önce erkek terk eder. Gebelik yaklaşık 3 ay sürer ve bir batında bir ile altı arası yavru dünyaya gelir. Ama genelde bu sayı iki ile üç yavrudur.Yavrular benekli doğarlar. Yavruların ağırlığı 230 ile 450 gram arasında olup, boyları 20– 30 cm kadardır. Yavrular 6- 7 hafta sonra katı besinler almaya başlarlar ve yaklaşık 20 aydan sonra annelerinin yanından ayrılırlar.

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

Ben Gökhan 37 yaşındayım. Ankarada yaşıyorum bu siteyi bildiklerimi paylaşmak için açtım

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir
Borneo altın kedisi

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.